Baglarbası ndan Taksim e... -  
 
	
 
	
	
	 
	 
	
	İstanbul Baglarbası nda dogdum. Mahallede cok sayıda Ermeni  Rum  Yahudi arkadasım vardı. Ev sahibimiz Rum  bakkalımız Rum  kasap Ermeni  mefruşatcı Yahudi ydi. Onları oyle bilmedim. Arkadaşımdı  komşumuzdu hepsi. Kıbrıs ta 1960 ların başında  bağımsız ortak devlet kuruldu sanılırken kriz patlayıp ardından katliam haberleri geldiğinde  milli bilincin şahlanışına cocuk- tanık oldum. Kucuk  ince damarlarımdaki asil kan nasıl olduysa harekete gecmiş  birlikte oynarken bolunen ve taşla  sopayla ceteleşip gâvur arkadaşlara saldıran miniklerden biri olmuştum. Sadece Rumlara değil  ne kadar oteki varsa hepsine karşı kin dolmuştum. Sadece bizde olmasa da  normalde  onyargıları  toptancılık  genellemecilik  ayrımcılık damarlarını takviye ve tahkim etmesi beklenen Milli Eğitime rağmen  daha sonra o cocuk halimden utanabilmeyi oğrendim. Buyumeye  olgunlaşmaya  genellememeye  her milletin  her ırkın  her toplumun kara sayfalarını kavramaya calışırken  başımıza gelenleri oğrenmek kadar  başımızın altından cıkanları da anlamaya calıştım. İnsanın ustune sinen  damarlarına sızan toptancı-genellemeci bir tarih-milletırk- etnisite anlayışının dışında  insanların  halkların  ortalama ozellikler denilene rağmen genellenemeyeceğini... Ozeleştiri-eleştiri dışında  başkalarının genellemeleri kadar  kendi onyargılarımıza da mesafeli durmayı... Gerektiğinde tavır alabilmeyi  her zaman beceremesem de  samimiyetle istedim. Tarihin haklı-haksız fırtınalarının savurduğu  birbirine karşı doldurduğu  akıl-vicdan hucrelerine nefret-korku ektiği insanlar olarak  insan olamayacağımızı hissettim. 
***
Bircok tartışmada  Turkiye de ırkcılık yok tezini destekler kanıtlar bulmak mumkun. Ama  ayrımcılık oyle sinsi ve tum iddialara rağmen oyle resmi-populer bir tavır ki. Kucuk  şirin turizmin gelişebilmesi icin cırpınmış bir Sevan Nişanyan  her koşesinin yağmalandığı bu ulkede  SİT alanında izinsiz koy evi restore etmekten hapis yattı. Hapisten  Turkce ye armağan bir etimolojik sozlukle cıktı. Gecenlerde  Şirince de restore ettiği evler muhurlendi; protesto icin kalkmadığı koltuğunda jandarma marifetiyle suruklendi. Kadın futbol liginde iki kez gol kralı olduğu halde Madem ki Ermeni sin denerek milli takıma alınmayan  ama burada kalan  hemşirelik yapan Rebaka Fırıncıyan ın oykusu sessizce geciştirildi. Futbol? Kucuk bir cocukken adada tanıdığım Lefter Kucukandonyadis onca gol attığı milli formayı kalbinde taşırken 1974 te dovulmuştu. İstanbulsporlu Yorgo Kasapoğlu nun calımlarını  falsolu kornerlerini izlemiştim. Kapı gibi Niko  Vefa dan Beşiktaş a geldiğinde sevinmiştim. İstanbullu Rumların kulubu Beyoğluspor bir zamanlar Lig de idi (şimdi Amator 1. Kume)  1966 da Beşiktaş ın İstanbullu Ermenilerin kulubu Taksim i Şeref Stadı nda ozel macta 11-1 yenişini izlemiştim. Bugun Taksim de 1. Amator Kume de. Tek tek belirtmeyeceğim ama  100 kişilik minik-genc-buyuk kadrosunun lisanslarına bakınca gordum ki  yine cok sayıda Ermeni-Turk var. Sonra şu ilgimi cekti  belki yanılıyordum ama  icimi burktu: Belli ki bircok Ermeni anne-baba da  orada burada cocuklarına guvence sağlayabilmek  ayakustu onyargılardan koruyabilmek icin soyadı değiştirmiş  onlara Turk isimleri vermeye calışmıştı: Sercanlar  Serkanlar  Şahinler  Muratlar  Orhanlar  Ermanlar  Tuncaylar. Ayrımcılık ve korkusunu  icimizden kazıyacak bir musekkin hâlâ şarttı! 
Umur Talu
	
	 
Bu haber  kaynağından gelmektedir. 
Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı ()  ve yazarına ait olup,
 bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.
Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com