Misyonerlik sorunu - Haber Arşivi 2001-2011
28 Nisan 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4516 / Ամիս : Ահեկան / Օր : Սիմ / Ժամ : Լուսակն

Haber Arşivi 2001-2011 :

10 Aralık 2007  

Misyonerlik sorunu -

Misyonerlik sorunu

Malatya daki misyoner cinayeti son gunlerde gene minciklanip duruyor. Olayin dosyalanmasi sirasinda gorevlilerin acemiliginden ve ihmalkârligindan dogan bazi usulsuzlukler komplo teorilerinin o her kaliba giren sekilsiz yapiskanligiyla polisten derin devlete kadar yapistirilmaya calisiliyor. Malatya daki tuyler urpertici vahsî cinayeti mazur gormek elbette mumkun degil. Esasen dinî ve irkî azinliklarin ayirimciliga hele siddete maruz kalmasi normal bir vatandasin hosgoruyle karsilayacagi bir durum degildir. Bu tarz bir eylem hem insanî hem de Islâmî bakimdan tasvip edilemez. Ayrica birazcik millî suuru ve akli olan bir kisinin bu sekildeki siddet eylemlerinin Turkiye aleyhinde nasil kullanilacagini ve hepimize ne kadar zarar verecegini hesap etmesi gerekir. Boyle dusununce de bir baska acidan komplo teorilerinin gelistirilmesi ve bu cinayetlerin magduriyeti istismar etmek isteyenler tarafindan bizzat isletildiginin ileri surulmesi mumkundur. Bizce bu eylemlerin bir takim cahil ve mutaassip genclere gene ayni derecede beyinsiz agabeyler in tesvikiyle yaptirildigini soylemek yanlis olmayacaktir. * * * Lâkin butun bu nevi taskinliklarin gerisinde agir tahriklerin bulundugunu da gormek lâzimdir. Malatya gibi Turkiye nin en muhafazakâr illerinden birinde acikca halkin gozu onunde misyonerlik yapar bir takim menfaatler karsiliginda Islâmin aleyhinde bulunur daha da ileriye gidip Aleviligi Kurtlugu ayirimci sekilde istismar etmeye kalkisirsaniz ve bunu da Hristiyanlik adina yaparsaniz hos karsilanmaniz elbette mumkun degildir. Neredeyse 1400 yillik Islâm diyarinda Seyyid Battal Gazi nin memleketinde misyonerlik yapmak Istanbul da Istiklâl Caddesi nde Kitab-i Mukaddes dagitmaya benzemez. Ancak bu munasebetsizlige gosterilecek tepkinin de siddete donusmemesi gerekir. * * * Bati nin o pek yakindan tanidigimiz sekuler-lâik yuzunun arkasinda yer yer Hacli zihniyetine donusen ikinci yuzu din hurriyeti maskesi altinda daima misyonerlik ihtirasini muhafaza etmistir. Misyonerlik Hristiyan yayilmaciliginin esas unsurudur. Misyonerler tarih boyunca ozellikle kara olarak tavsif ettikleri Afrika da faaliyetlerini yurutmusler ve kolonyalizmin yerlesmesinde tesirli olmuslardir. Ne ilginctir ki kole ticareti ve Afrika nin hunharca somurulmesi karsisinda sessiz kalmislardir. Misyonerler ozellikle 19. asirdan itibaren Turkiye uzerinde yogunlasmislar; bir taraftan bible land (Incil de sozu edilen toprak) olarak gordukleri Osmanli Imparatorlugu nu yikmaya calisirken diger taraftan huzur icinde yasayan Hristiyan tebaayi Osmanli ya karsi kiskirtmislardir. Rum ve ozellikle Ermeni azinligin tahrikinde ve Osmanli nin parcalanmasinda misyonerlerin onemli rolleri vardir. Cesitli antlasmalardaki hukumler ve kapitulasyonlar yuzunden kontrol edilemeyen misyoner okullari butun Osmanli topraklarini ve Anadolu yu âdeta bir tahrik agi gibi kaplamistir. Bu okullarda azinliklar isyana tesvik edilmis ve Turk-Islâm aleyhtarligi islenmistir. 1900 lu yillarda Osmanli topraklarinda misyonerlere ait toplam yabanci okul sayisi 2000 civarindaydi ve azinliklarin kendi okullariyla birlikte bu sayi 10.000 e yaklasmaktaydi. 1900 yilinda sadece ABD ye ait 400 den fazla okulda 20.000 civarinda ogrenci bulunurken ayni yil idadî ve sultanî sayisi 69 olup bu okullarda sadece 7000 civarinda ogrenci bulunmaktaydi. * * * Gunumuzde aksine iddialara ragmen Islâmî egitimin lâikci paranoya sonucunda zayiflatilmasi ve Turkiye nin AB ye giris sartlarinin uygun bir ortam olarak degerlendirilmesi misyonerlerin ekmegine yag surmustur. Son birkac yillik donemde apartmanlarda evlerde kilise adi altinda binlerce misyoner hucresi kurulmus ve bu mihraklarda ozellikle ozbeoz Musluman Alevî ve Kurt kardeslerimiz uzerine yogunlastirilan bolucu misyonerlik faaliyetleri hizlandirilmistir. Genc insanlar basta para olmak uzere akla gelebilecek her turlu vasita kullanilarak Hristiyanlastirilmaya daha da onemlisi icinde yasadiklari toplumdan koparilmaya calisilmaktadir. Elbette her turlu siddete karsiyiz. Lâkin toplumun inancini âhengini ve birligini korumak icin butun bu olan bitene de seyirci kalmamamiz gerekir.




Bu haber kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+