Ermeni mallarini kimler aldi? - Haber Arşivi 2001-2011
18 Mayıs 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4516 / Ամիս : Մարերի / Օր : Մասիս / Ժամ : Հրակաթն

Haber Arşivi 2001-2011 :

22 Mart 2008  

Ermeni mallarini kimler aldi? -

Ermeni mallarini kimler aldi?

ASKER MILLET . Osmanli Imparatorlugu nun kurulusundan itibaren Musluman-Turk unsurlar kendilerine sadece ciftciligi ve askerligi yakistirmislar gayri Muslimleri ise 1856’ya kadar cizye’ (bas veya kelle vergisi) ile 1909’a kadar bedel-i askerî’ 1914’ten sonra ise amele taburlari’ gibi uygulamalarla askerlik disinda tutmuslardi. Gayri Muslimler de baska yollari kalmadigi icin ticaret ve zanaata yonelmislerdi. 18. yuzyildan itibaren askeri alanda bir dizi basarisizlik sonucu durumlari giderek kotulesen Musluman-Turk kesim gozlerini degisen dunya kosullara ayak uydurarak zenginlesen gayri Muslimlerin servetlerine dikti. Ittihatcilarin Milli Iktisat’ adiyla kamufle ettigi servet transferinin ilk uygulamasi 1913-1914’te Ege’de yapildi. RUM KACIRTMASI . Alman General Liman von Sanders’in akil hocaliginda 4. Kolordu Erkân-i Harbiye Reisi Cafer Tayyar (Egilmez) Izmir Valisi Rahmi Bey ve Ittihat ve Terakki Firkasi Katib-i Umumisi Mahmut Celal (Bayar) tarafindan yurutulen baski ve yildirma operasyonu sayesinde Bayar’a gore 200 bin Teskilat-i Mahsusa Sefi Kuscubasi Esref’e gore 1 5 milyon Rum nufus Adalar’a ve Yunanistan’a kacirtildi. Benzer kacirtma operasyonlari diger Hiristiyan azinliklara da uygulandi ama en gaddar muamele Ermenilere yapildi. 1915-1917 arasinda imparatorluktaki tum Ermeni tebaa devlete ihanet ettikleri’ gerekcesiyle ulkeden zorla suruldu. Resmi tarihcilere gore bile en az 300 bin Ermeni bu yolculuk sirasinda hayatini kaybetti. DEVAMLILIK . 1942 Varlik Vergisi 6/7 Eylul 1955 talani 1963’ten sonra 40 bin Rum’un Turkiye’den zorla cikarilmasi Ittihatcilarin baslattigi sermayenin Turklestirmesi’ politikalarinin devami niteligindeydi. 1974’te Vakif mallarina el konmasi bu operasyonun son hamlesi idi. Bu son gaspta el konan servet digerlerinin yaninda devede kulak’ sayilir ama onlari bile iade etmemek icin ne kadar ayak surundugu gorunce Vakiflar Yasasi’ndaki tum eksiklere ragmen AK Parti’yi takdir etmemek mumkun degil. Gerci Basbakan Erdogan olayli Ispanya seyahatinde Ermenilerin tek derdi var Turkiye’den tazminat koparmak’ diyerek tarihle yuzlesme konusunda resmi soyleme teslim oldugunu dusundurdu ama biz yine de umudumuzu yitirmeyelim. 24 Nisan 1915’te Istanbul’da Ermeni cemaatinin tum onde gelenleri evlerinden toplanarak Ayas’a dogru yola cikarilmislar ulke capindaki tehcir ise resmen 27 Mayis 1915’te baslamisti. Ittihatcilar tehcirin hemen ardindan Ermenilerden kalacak mal ve mulklerin ne olacagina dair mevzuati ilan etmislerdi. 30 Mayis 1915 tarihli Meclis-i Vukela mazbatasi ve 10 Haziran 1915 tarihli talimatnameye gore hukumet tehcirin uygulandigi bolgelerde iki mulkiye ve bir maliye memurundan olusacak Emval-i Metruke (Terkedilmis Mallar) Komisyonlari kuracakti. Ittihatcilarin onde gelenlerinden Ahmet Riza Bey konu mecliste gorusulurken bu mallarin terkedilmis oldugunu soylemenin yasalara aykiri oldugunu cunku Ermenilerin bu mallari terk etmediklerini birakmaya zorlandiklarini soylemisti ama elbette kulak asan olmamisti. Talimatnameye gore komisyonlar sevkiyatin ardindan terk edilen evleri muhurleyecek ve iclerindeki esyalarla birlikte kiymet takdirleri yapildiktan sonra kayit altina alacaklardi. Geride kalan menkuller icindeki hayvanlar emlak ve araziden elde edilen tarim urunleri ve bozulmasi muhtemel mallar muzayede usuluyle satilacak ve bedelleri sahipleri adina mal sandiklarina teslim edilecekti. Kiliselerde bulunan esya ve resimlerle kutsal kitaplar tutanakla tespit edilecek ve mahallinde muhafaza edilmeleri saglanacakti. Kagit uzerinde kararlar pek guzeldi ama acaba uygulama nasildi? EMVAL-I METRUKE . Ocak 1916’ya kadar 33 Emval-i Metruke Tasfiye Komisyonu kuruldu. Alacakli oldugunu iddia edenlerin kendileri ya da vekilleri araciligiyla iki ay icinde komisyonlara basvurmasi gerekiyordu. Ulke disinda olanlar icin sure dort aydi. Basvuru sahipleri tebligat icin komisyonun bulundugu mahalde bir ikametgâh gosterecekti. Alacakli kimse komisyonun takdir ettigi miktara 15 gun icinde itiraz edebilecekti. Itiraz bidayet hukuk mahkemesine yapilabilecekti ama mahkemenin karari kesin olup temyiz yolu kapaliydi. Resmi tarihcilerin bu pek ogundukleri sistemin nasil isledigini merak etmissinizdir elbette. Ama merak etmeye devam edeceksiniz cunku bu defterler ortada yok! O halde baska kaynaklara bakalim. Oncelikle yerine gore 1 saat ile 15 gun sure verilerek Der Zor collerine surulmus olanlarin bu proseduru yerine getirmesinin imkansiz oldugunu tahmin etmek icin muneccim olmaya gerek yok. Zaten baska kaynaklardan da biliyoruz ki Ermenilerin el konan mallarinin bir kismi yerel Turk Kurt ve Cerkez onde gelenleri tarafindan talan edilmis bir kismi Balkanlar’dan gelen muhacirlere dagitilmisti. Bir kismi Musluman-Turk’ sermayedar yaratmak icin bazen herhangi bir ucret dahi talep edilmeden veya cok dusuk bedelle veya dusuk taksitlerle Musluman kisi veya kuruluslara verilmisti. Bazi binalar ile tarla bag ve bahcelerin urunleri satilarak gelirleri orduya verilmis bazi binalar hapishane okul hastane ve karakol binasi olarak kullanilmisti. Kalan para da Ermenilerin tehcirinin masraflari ile bazi bolgelerde Ermenileri katleden milislerin masraflari icin harcanmisti! Dolayisiyla ortada Ermenilere iade edilecek para kalmamisti... ITTIHATCI REFLEKS . Osmanli Devleti’nin 30 Ekim 1918’de Mondros Mutarekesi ile teslim bayragini cekmesinden sonra Itilaf Devletleri 1 Kasim’da bu konuda bir kararname cikarttilar ama ulkenin icinde bulundugu kosullar yuzunden karari uygulamak mumkun olmadi. Peki Osmanli’nin devami olmadiginin altini ozenle cizen Milli Mucadele kadrolari bu konuda ne yapti? Sunlari yapti: Mudafaa-i Milliye Vekili (Savunma Bakani Fevzi (Cakmak) Bey Meclis’in 22 Ocak 1921 tarihli gizli oturumunda ulkede halen cogu Karadeniz bolgesinde olmak uzere 800 bin kadar Hiristiyan bulundugunu soyleyerek gayri Muslimlerin ekonomik hayattaki yerlerini korumasindan duydugu rahatsizligi belirtti. Generale gore Hiristiyanlardan askerlik icin bedeli nakdi alinmasi ve bunlarin imalathanelerde yol kopru tunel gibi bayindirlik islerinde calistirilmasi gerekmekteydi. Fevzi Bey’in bu onerisi karsisinda Malatya Mebusu Fevzi Efendi yasa!’ sesleri arasinda Efendiler Ermenilerin denaati ihaneti malumdur’ demis Ermeni Rum ve Yahudilerden 500 Lira bedeli nakdi alinmasini hem de bunlarin Erzurum’a Sivas’a yollanip yollarda calistirilmasini istemisti. Ardindan da; Maksadim onlarin ezilmesidir.’ diye eklemisti. Bu onerilerle Ittihatcilarin 1914’te Ermenileri Amele Taburlari’na alip imha etmeleri arasindaki benzerlik carpiciydi. MILLI SEHITLER . 7 Agustos 1921’de Baskumandanlik Kanunu ile Meclis’e ait tum yetkileri uzerinde toplayan Mustafa Kemal dusmana karsi savasin finanse edilmesi icin Tekalif-i Milliye emirlerini cikartmisti. Kanundaki On Emir’den alti numaralisi Ulkeyi terk etmis olanlarin hazineye gecmis olan mallarindan ordu ihtiyacina yarayacak olanlara el konulacaktir” diyordu. Buraya kadari gayet anlasilirdi ancak 25 Aralik 1921 de Istanbul’daki Divan-i Orfi Mahkemesi’nde tehcirde katliamlara emir verdigi icin suclu bulunup idam edilen Urfa Mutasarrifi Nusret Bey ile 14 Ekim 1922 de ise ayni mahkemede ayni gerekce ile idam edilen Bogazlayan Kaymakami Kemal Bey’in once milli sehit’ ilan edilmesi ardindan da ailelerine Emval-i Metruke’ faslindan maas baglanmasi pek manidardi. Nitekim Kemalistler Lozan Baris Gorusmeleri sirasinda Osmanli’nin diger borclarini ustlendikleri halde Ermeni mallarinin iadesine yanasmadilar. Lozan’da Turkiye’nin ustlendigi borclar arasinda Birinci Dunya Savasi sirasinda Tekalif-i Harbiye Kanunu uyarinca bedeli savastan sonra odenmek uzere el konulmus gayri Muslim mallari da vardi ancak anlasma imzalanir imzalanmaz Turkiye bu borcundan nasil kurtulacagina kafa yormaya basladi. ISI KILIFINA UYDURMAK . Once Eylul 1923’de Kilikya (Adana havalisi) ve Dogu Anadolu’dan savas sirasinda goc eden Ermenilerin geri donusunu yasaklayan bir kararname cikarildi. 3 Nisan 1924’te Mahsub-i Umumi Kanunu’nun 2. maddesinde degisiklik yapilarak Birinci Dunya Savasi icin mallarina el konmus gayri Muslimlere odeme yapilmamasi saglandi. Agustos 1926’da devletin Lozan’in yururluge girdigi 19 Agustos 1924’den once gayri Muslimlerce edinilmis tum mallari musadere etme hakkina sahip oldugu ilan edildi. 2 Subat 1927’de cikarilan bir kararname ile daha once milli sehit’ ilan edilmis olan Bogazlayan Kaymakami Kemal Bey in esi ile cocuklarina Istanbul da Ermenilerden kalan 20 bin lira degerinde gayri menkul tahsis edildi. Mayis 1927’de Lozan’dan sonra ulke disinda olanlarin Turk vatandasligindan cikarilacagina dair kararname ilan edildi. Aralik 1927’de tehcir suclusu Urfa Mutasarrifi Nusret Bey in geride biraktigi ailesine Ermeniler den kalan mallar verildi. Tahsisler bununla kalmadi tehcirde en kanli eylemlere imzasini atmis kisilerden Teskilat-i Mahsusa liderlerinden Dr. Bahaeddin Sakir Diyarbakir Valisi Dr. Resid ve Tiflis’te Cemal Pasa’yla suikaste ugrayan yaveri Nusret Bey in ailelerine Ermeni mallari verildi. Ama daha vahimi Cumhuriyet’in sembol binalarindan biri olan Cankaya Kosku elkonmus bir Ermeni arsasina insa edildi! Anlayana bunlar cok sey soyluyor… TOPLAM MIKTAR: DEVLET SIRRI Ermenilerden geriye ne kadar gayri menkul kaldigini bilmiyoruz cunku o doneme ait tapu kayitlari arastirmacilara acik degil. Hatirlanacagi gibi 2005 yilinda Tapu Kadastro Genel Mudurlugu kendi arsivinde bulunan Osmanli donemine ait tapu kayit belgelerini TARBIS (Tapu Arsiv Otomasyonu) adli proje kapsaminda Turkcelestirerek bilgisayar ortamina aktarmak ve Devlet Arsivleri Genel Mudurlugu ne devretmek istediginde Milli Guvenlik Kurulu Seferberlik ve Savas Hazirliklari Planlama Daire Baskanligi boyle bir girisimin ulke menfaatleri acisindan sakincali oldugunu belirterek girisime engel olmustu. Madem kendi ulkemizdeki kaynaklardan bilgi edinemiyoruz o halde zorunlu olarak yabancilarin soylediklerine bakmak durumundayiz. Bu kaynaklardan biri Britanya Disisleri Arsivi. Buradaki bir belgeye gore 1918’de sabik Britanya Basbakani Sir James Baldwin ve yardimcisi Herbert Asquith yeni Basbakan Ramsey McDonald’a Osmanli Imparatorlugu’ndaki Ermenilere niye maddi yardim yapilmasi gerektigini anlatan raporlarinda soyle diyorlar: Toplam bes milyon Turk pound’u (yaklasik 33 ton altina esdeger) Turk Hukumeti tarafindan 1916’da Berlin’deki Reichs Bank’a yatirilmistir. Bunun buyuk bir miktari Ermenilerin parasidir.” Deutche Bank’a yatirildigi rivayet olunan Ermeni altinlarinin miktari ise bilinmemektedir. Ermeni Ulusal Konseyi adli bir Ermeni orgutunun 1919’da Paris’te hazirladigi rapora gore 1915-1917 Tehciri’nde el konulan mallarinin yaklasik degeri 19 milyar Fransiz Franki’na ulasmaktadir. (1914’ten 1915 sonuna kadar 1 Osmanli Lirasi 22 8 Fransiz Franki’dir.) Ayni orgutun iddiasina gore Ermenilerin Osmanli bankalarindaki paralarina el kondugu gibi Avrupa bankalarindaki paralarina da el konulmustur. 1925’te ABD Senatosu’nda yapilan gorusmelerde Ermeni mallarinin bedelinin yaklasik 40 milyon Dolar oldugu tahmini yapilir. Gunumuzde bazi Ermeni arastirmacilar tehcirden sonra el konan Ermeni servetinin 14 5 milyar Frank’a (bugunun parasi 100 milyar Dolar) tekabul ettigini ileri suruyorlar. Talat Pasa isi Ermenilerin Amerikan sigorta sirketlerindeki paralarini istemeye kadar goturmus cunku Amerikan Buyukelcisi Henry Morgenthau anilarinda Talat’in Keske Amerikan hayat sigortasi sirketlerine basvursaydiniz da Ermeni police sahiplerinin tam bir listesini bize gondermelerini saglasaydiniz. Nasil olsa hepsi oldu simdi parayi alacak mirascilari da yok. Tabii ki bunun tumu devlete kalir. Hukumet simdi yasal olarak mirasci durumundadir yapar miydiniz bunu?” dedigini anlatir. LOZAN’I KIM DINLER? 1914 kayitlarina gore Osmanli ulkesinde Ermeni cemaatine ait 2.538 kilise 451 manastir ve 2 bin okul vardi. Tehcirden sonra Ermeni koy ve sehirlerine yerlestirilen Musluman ahalinin ilk isi merkezi ve guzel kiliseleri camiye cevirmek oldu. Gerisi ambar depo ve tavla olarak kullanildi. Meclis’in irkci-Turkcu kanadindan Dr. Riza Nur Dogu Cephesi Komutani Kazim Karabekir’e yolladigi 25 Mayis 1921 tarihli mektupta Ani sehrine ait izlerin yeryuzunden temizlenmesi basarilirsa bunun Turkiye’ye buyuk bir hizmet olacagini” soyluyordu. Sozu edilen Ortacagda Ermeni Kralligi’nin baskentiydi. Karabekir anilarinda Riza Nur’un teklifini reddettigini cunku Ani kalintilarinin Istanbul surlari gibi genis bir alani kapladigini ve boyle bir isi basarmanin cok zor oldugunu dahasi boyle bir girisimin geride kalan Ermenileri rahatsiz edecegini yazmisti. Ama sonraki donemlerde Riza Nur zihniyeti galip geldi ve Ani yikilmaya terk edildi. 1924 tarihli Lozan Baris Antlasmasi’nin 42. Maddesi Turk hukumeti kiliselerin sinagoglarin mezarliklarin ve diger dini yapilarin tam koruma altina alinmasini garanti eder’ dedigi halde 1974 tarihli UNESCO Raporu’na gore geriye sadece 913 kilise ve manastir kalmisti. O tarihten sonra bunlarin 464’u tamamen yikildi. 252’si yikilmaya terk edildi 197’si ise ciddi restorasyon gerektiriyor. Ancak Van’daki Ahtamar Adasi’ndaki Surp Hac Kilisesi’nin restorasyonu sirasinda yasananlar belleklerde tazeligini koruyor. Kasabaya geldiginde yalinayaktin. Ve Ermeniler kactiginda en guzel Ermeni evine sen kondun. Artin Kulekyanin evine Kendirlinin konagini sen ilkokul yaptin. Tanidiklarina konar gocer Turkmen Agalarina ileri gelenlerine teker teker Ermeni evlerini sen dagittin. Cadirdan cikip Ermeni konaklarina gectiler… Hayk Topuzyanin topragini kan eder ciftliginin tapusunu nasil cikardin muallim Bey nasil? (.) Alti bin donumluk Vartan Begyanin tarlasini hemen onun ustune bir gun icinde yapiverdin nicin?(.) Yarisina Kurtlerin yerlestirildigi geri kalani harab olmus Ermeni orenlerinin dolacagini senden baska kim kim kim akil edebilirdi?” (Yasar Kemal Demirciler Carsisi Cinayeti s.353-354) Nedim Aga’nin cemaziyulevvelini bilir misin? (…) Ermeni tehcirinde kumas magazasina mi konmus? Adam mi bogazlamis kendi gibilerle bir olup? -Ikisi de var. (…) Bunlar Kayseri koylulerinden her yil Cukurova’ya yuzlerce inenlerden (…) O zaman malum ya Ermeniler Rumlar ticareti ellerine almis Osmanliyi veryansin soyuyorlar. Derken Sultan Hamit’i indiriyorlar. Mesrutiyet. Ittihat ve Terakki. Milli zengin yetistirme modasi. Ardindan Ermeni tehciri. Bu Nedim’in patronu corbaci da Ermeni ya kacacak Turkiye’den. Aman Nedim demis ben seni severim mert adamsin (…) Sen mallarimin basina gec. Benim yerime isleri idare et. Kazan. Ye ic helal olsun. Bana da ne gonderirsen artik…” (Orhan Kemal Kanli Topraklar 1972 s.102-103) Artik Eskisehir Ermenileri de cikarilmisti. Kiymetdar halilari ve esyalari kamilen evlerinde idi. Fakat hukumet bunlari muhafazadan acizdi. Sahipsiz kalan evler guya polisler tarafindan muhafaza olunuyordu. Halbuki geceleyin halilar ve davarlar kiymetdar esya kamilen caliniyordu. Ayni hal Izmit’in Adapazari’nin tahliyesi esnasinda da vukua gelmis esyalar calindiktan sonra izi belli edilmemek icin evler atese de verilmisti.” (Ahmet Refik Altinay Iki Komite Iki Kit’al Kebikec Yayinlari 1994 s.34-35) Ermeni tehcirini ihanet’ gerekcesine baglamak resmi tezin temelini olusturur. Peki o zaman Ittihatcilar neden devlet gelenegine uygun olarak Ermeni mallarini acikca musadere etmemislerdir de isi kilifina uydurmaya calismislardir? Halen Kanada’da yasayan Kasapyan ailesinden mimar Edward J. Cuhaci’ya gore: Cankaya Kosku’nu Kasapyan ailesi hicbir kimseye satmamistir. Devrin hukumeti yalniz o kosku degil butun mallarini ve mulklerini ellerinden alip Agustos 1915 yilinda tum aileyi surgune sevk etmislerdir. Benim babam (Ankara dogumlu 1887-1930) o tarihlerde ecnebi bir sirketin sahibi oldugu demiryolunda calismasi vesilesiyle tum aileyi Ankara’dan (Konya yoluyla) Istanbul’a kacirmistir. Ayrica Kasapyan ailesinin sahip olduklari mulkler arasinda Kecioren’deki bag evi vardi ve bu baga da Vehbi Koc ailesi sahip olmustur. 15 veya daha fazla sene evvel Istanbul gazetelerinden birinde bu bag evinin resmi cikmisti -bu evi Vehbi Bey muzeye cevirmisti- ve annem rahmetli Vehbi Bey’e bir mektup yazmisti. Vehbi Bey de anneme o bag evinin renkli bir fotografini yollamisti….Ayrica Ankara’da dedemin ailesi ve kardesleri kendi paralariyla bir (Ermeni Katolik) kilise insa etmislerdi ki bu kilise de yakilmis…”




Bu haber kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+