Vakifli da Temmuz bereketi - Haber Arşivi 2001-2011
18 Mayıs 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4516 / Ամիս : Մարերի / Օր : Մասիս / Ժամ : Շաւաղօտ

Haber Arşivi 2001-2011 :

30 Temmuz 2008  

Vakifli da Temmuz bereketi -

Vakifli da Temmuz bereketi

Vakifli koyunun geleneksel Temmuz festivali gectigimiz hafta sona erdi. Temmuz Festivali etkinlikleri cercevesinde Hrant tan once ve Hrant’tan sonra konulu bir panel duzenlendi. Cem Capar’in yonettigi panele konusmaci olarak gazeteci yazar Aydin Engin ve yazar Oya Baydar katildi. Panelin acilis konusmasinda Hrant’tan once ve Hrant’tan sonra’yi konusacagimiz bu paneli Vakifli koyunde yapmamizin ayri bir onemi var. Cunku Hrant’i gelip gormeyi cok istedigini soyledigi Vakifli koyunde daha once hic agirlayamadik. Hayalini kurdugu baris kardeslik ve hosgoru ortaminda nasil yasadigimizi ona artik hic gosteremeyecegiz” denildi. Panelin konusmacilarindan Aydin Engin Daha once Hrant’la Vakifli’ya kuzu yemege gelecektik fakat olmadi sonra gelecegiz ve yine aramizda Hrant olacak. Hrant’in oldurulmesi ve bugune kadar yasadiklarimiz bir donum noktasidir. Hrant’i oldurtenler akillica ve ugursuz bir secim yaptilar. Yani hedefi 12’den vurdular. Ermeni sorununu ciddi bir sekilde sorgulamis 1915’i goz ardi etmeden tartismis ve bu olayla yuzlesilmesi gerektigini cesaretle soylemistir Hrant. Simdiye kadar Ermeni tartismasi diaspora ile Turk milliyetcileri arasinda gecmistir. Hrant bu iki tarafa da karsi duran bir durus sergilemistir. Bu sorunun barisci yonden cozumunu onermistir” dedi. Sessiz kalirsak daha cok Hrant’lar oldurulecek” Panelde soz alan Oya Baydar ise sunlari soyledi: Ben daha once de Vakifli’ya geldim. Gelis nedenim farkli kulturlerle ilgili arastirma yapmakti. Vakifli ile ilgili bir kitap yaptik ve simdi o kitabi 44 yil sonra burada insanlarin elinde gormek beni duygulandirdi. Tekrar geldigimde cok sey degismis. Buradaki farkliliklarin herkesin kafasina sinmesi gerekir. Biz Hrant’i birbirimizi tanimayisimiza veya bize tanitildigi gibi taniyisimiza kurban verdik. Burada cok cesitli din ve mezheplerin kulturlerin bir arada yasadigi ve simdiye kadar bu konuda hicbir olayin yasanmamasi cok onemlidir. Bu olayi vicdani olarak goruyorum. Buna politik olarak bakmiyorum. Hicbirimiz nerede nasil dogdugumuzu isteyerek belirlemedik. Kendimizi toplumun bir parcasi olarak gorduk. Bu ulkede ayriliklar kasiniyor ve bizleri cikarlari icin ayirmak istiyorlar. Su anda Turkiye’nin gundeminde olanlar Ergenekonlar Hrant’i olduren zihniyettir. Biz gozlerimizle gordugumuz seylere neden inanmiyoruz? Biz buna goz yumarsak sessiz kalirsak daha cok Hrant’lar oldurulecektir.” Paneli yoneten Cem Capar ise Biz Samandag’da ic ice yasamaktan kaynaklanan bir hosgoru ortaminda yasiyoruz. Iste bu yuzden Samandag’da cok rahat Ermeni’yim” diyebiliyoruz. Iste bu yuzden Samandag’da cok rahat Alevi’yim’ diyebiliyoruz. Cunku biz bizden olmayana oteki’ demiyoruz. Cunku biz bizden olmayana komsum’ diyoruz arkadasim’ diyoruz meslektasim’ diyoruz. Iste bu yuzden Leda’nin niye Fatma oldugunu anlamiyoruz ve anlamamaya da devam edecegiz” dedi. Dort gun suren Samandag Temmuz Kultur ve Sanat Festivali panelden sonra da cesitli etkinliklerle festival alaninda on binlerce kisiyi bir araya getirdi. Festivalde Sevinc Eratalay Ezginin Gunlugu Nurettin Rencber ve Suriye’den Ibrahim Elsakir konserler verdiler. Festivalin gunduz etkinliklerinde yazar sair ve aydinlari bulusturan panel ve soylesilere de yogun ilgi vardi. Etkinliklere Oya Baydar Aydin Engin Ahmet Telli Leyla Guven Inci Hekimoglu Omer Laciner Volkan Yarasir Mithat Sancar’in yani sira yerel sanatcilar ve din adamlari katildilar. Bu yil Vakifli koyu ve Uzunbag beldelerinde paneller de duzenlenerek festivalin alani genisletildi. Kadin-Medya-Siyaset Temmuz festivali gunduz etkinlikleri kapsaminda duzenlenen Kadin-Medya-Siyaset paneli kadinlardan yogun ilgi gordu. Seyran Cafe’de duzenlenen panele konusmaci olarak Kucukdikili Belediye Baskani Leyla Guven ve yazar Inci Hekimoglu katilirken paneli Belediye Meclisi uyesi Hulya Nehir yonetti. Panelin acilis konusmasinda medya sisteminin yaratigi kadin profilinin kadinlarin cinsiyetini on plana cikardigini vurgulayan Hulya Nehir Turkiye’de kadina siyasette soz hakki verilmelisi ve bunun icin de siyasi partilerin kadin kotasini yuksek tutmalari gerektigini soyledi. Leyla Guven ise Yuzyillardir erkekler tarafindan yonetilen erkek egemen bir sistemde kadini konusacagiz. Siyaset kadinlara cekici gelmiyor. Biz toplumun yarisindan fazlasini olusturuyoruz” dedi. Yazar Inci Hekimoglu ise Ben daha okul siralarinda mezhep ayriliklariyla karsilastim. Kadin olmak ve kadin dogmak ayni seyler degil. Sistem kadina dayatmalarda bulunuyor. Turkiye’de medya feminizmi erkek dusmanligini ifade eden bir kavram olarak sunuyor. Aslinda feminizm kadin ve erkek esitligidir. Bunu cocuklarimizdan baslayarak icsellestirmemiz gerekiyor. Bu konuda aileyi sorgulamak gerekiyor. Aile tipki bir devlet gibidir. 14 yasindaki bir cocuga namus cinayeti isletilmesi kadar kotu bir durum olamaz. Medya yillardir ideolojik olarak bunu isliyor. Ozellikle kadin demiyor bayan’ diyor bu durum bekaretle ilgili celiskilerden kaynaklaniyor” dedi.




Bu haber kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+