1600 yillik Suryani manastirina isgal davasi - Haber Arşivi 2001-2011
14 Mayıs 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4516 / Ամիս : Մարերի / Օր : Վանատուր / Ժամ : Կամաւօտ

Haber Arşivi 2001-2011 :

30 Ağustos 2008  

1600 yillik Suryani manastirina isgal davasi -

1600 yillik Suryani manastirina isgal davasi

Mardin de Suryani Manastiri ile koylulerin arazi anlasmazligi adliyelik oldu. Suryaniler gerekirse AIHM’e gideriz dedi. Mardin’in Midyat Ilcesi’nde 3 koy muhtari Suryani Deyrulumur Manastari’ninin koylerinin sinirlarini ihlal ettigi ve ormanlik alani isgal ettigi gerekcesiyle Cumhuriyet Savciligi’na suc duyurusunda bulundu. Deyrulumur Manastiri Vakfi Baskani Kuryakos Ergun ise bu duruma tepki gostererek yasanacak olumsuzluklar karsisinda gerekirse AIHM e basvuracaklarini soyledi. Midyat’ta Yayvantepe Koyu Muhtari Ismail Erkan Eglence Koyu Muhtari Suleyman Duz Candarli Koyu Muhtari Isa Dilek Deyrulumur Manastiri’nin Yayvantepe Eglence ve Candarli koyleri sinirlari icerisindeki mese agaclarindan olusan 100 hektar ormanlik alani cevresini duvarlarla cevirerek isgal ettigini ileri surdu. Cumhuriyet Savciligi’na basvuran muhtarlar verdikleri dilekcede su iddialarda bulundu: Soz konusu bolgede ibadet yeri olarak bulunan manastir yillar gectikce ormana ait yerleri isgal etmekte mese agaclari kesilerek isgal edilen yerin etrafina 8- 10 metre yuksekliginde duvarlar orulmektedir. Alan manastirin mulkiyetine katilmaya calisilmaktadir. Dunyanin hicbir yerinde bir ibadet yerinin sinirlari bu kadar genis degil. Bolgedeki manastir yonetimi ibadete yeterli alanlarin disina cikarak orman alanlarini isgal etmektedir. Soz konusu ibadethanenin bitisigindeki ormanlik alan meseler kesilmek suretiyle futbol sahasina donusturulmektedir. Butun bu alanlardaki meseler kesilerek yakacak olarak manastirda depolanmistir. Yaklasik 5 yillik yakacak depo edilmistir. DAHA ONCE HAYVAN OTLATIRDIK Manastirin ihlal ettigi sinirlar ve etrafini cevreledigi ormanlik alanda daha once koylulerin hayvanlarini otlattigi ve soz konusu koylerde yaklasik 3 bin 500 kucukbas bin buyukbas hayvan bulundugu kaydedilen dilekcede koylulerin magdur edildigi savunuldu. Isgal edilen yerlerin orman vasfinda oldugu hicbir sekilde ozel mulkiyete ait olmadigi belirtilen dilekcede Orman alanlari manastir yonetimince haksiz isgal edilmistir. Bu durum hukuka ve hakkaniyete aykiridir. Kamuya ait bu alanlarin isgalinin bir an once onlenmesi gerekmektedir” denildi. ESAS IHTILAF 3 KOY ARASINDA Deyrulumur Manastiri Vakfi Baskani Kuryakos Ergun ise olayda koy yerine Deyrulumar Manastari’nan hedef gosterildigini soyledi. Muhtarlarin suclamalarinin haksiz ve mesnetsiz oldugunu savunan Ergun yaptigi aciklamada soyle dedi: Her seyden once Yayvantepe ve Eglence Koyu ile Manastirimizin sinirlari dahilinde oldugu Gungoren Koyu arasinda kadastro calisma alani sinirinin tespiti hususunda ihtilaflar yasanmistir. Bu konudaki davalar halen devam etmektedir. Sinir sorunu aslinda Gungoren Koyu ile Eglence ve Yayvantepe Koyu arasinda yasanmasina ragmen; sikayetciler tarafindan hep Deyrulumur Manastiri on plana cikartilmistir. Manastirimiz mevcut durumda koy tuzel kisiligi sifatina haiz degildir ve gerek Kadastro Mahkemesi’nde gorulen davalarda gerekse de kadastro mudurlugu nezdinde gorusulen sinir itirazlarinda taraf sifati bulunmamaktadir. Tum resmi basvurularda karsi taraf Gungoren Koyu yerine kasitli olarak Manastirimizi kendine hedef olarak gostermektedir” MANASTIR 397 YILINDA KURULDU Manastirin Yayvantepe Koyu ve Eglence koylerinin yerlesim yeri olarak kurulmasindan cok onceki tarihlerde M.S. 397 yilinda kuruldugunu anlatan Ergun soyle devam etti: Osmanli Devleti zamaninda da resmen vakif sifatini kazanmis ve vakif olarak tuzel kisiligini bugune kadar surdurmustur. Kurulusundan bu yana Manastirimiz hep bulundugu ortami gelistirmis ve guzellestirmis ve sonunda bolgemizin onemli turizm merkezi haline gelmistir. Bolgemize ilk cam agacini da getiren de yine Manastirimizdir. Manastirimizin duvari sinirlari icerisindeki agaclar en iyi sekilde korunmaktadir. Duvarin disindaki agaclar hep karsi tarafca tahrip edilmekteyken duvarin icindeki agaclar ise en saglikli sekilde korunmustur. Soz konusu duvar cok uzun yillardir yerinde mevcuttur. Gerek duvarin yapim asamasinda ve gerekse de yapimindan bugune kadar gecen sure icerinde karsi tarafca hic bir itirazin yapilmamis olmasi ve ardindan kadastro tespitlerinin baslamasi ile bu sekilde uc koy muhtarinin Manastirimiza karsi elbirligi ederek mesnetsiz saldirilarda bulunmasi karsi tarafin ne derece kotu niyetli oldugunu aslinda ormanin korunmasinin umurlarinda olmadigi ve gercek amacin Manastin arazilerinden pay kapma oldugu ortaya cikmistir. Futbol sahasinin acildigi iddia edilen yerin de orman alani ile hicbir ilgisi bulunmamaktadir. Soz konusu yer kadim bag vasfinda olan bir yerdi. Bag kaldirilarak saha haline getirilmistir. En onemlisi bu saha calismalari Midyat Kaymakamligi ndan izin alinarak ve kaymakamligin yardimiyla futbol sahasi ve helikopter pisti yapma calismalari baslatilmistir. Manastirimizin etrafina cevirdigimiz duvar kendimizi bahcelerimizi ve diktigimiz meyve ve degisik agaclarin korunmasi amaciyla yapilmistir. ” DIN FAKTORUNU ONE CIKARIYORLAR Sorunun mahkemede surdugunu anlatan Deyrulumur Manastiri Vakfi Baskani Kuryakos Ergun aciklamasini soyle tamamladi: Karsi taraf ozellikle Suryani kokenli Turk vatandasi olmamizi firsat bilerek halki bize karsi galeyana getirmektedir. Bizlere karsi halki kin ve nefret beslemeye ozendirmek icin din faktorunu hep on plana cikarmaktadir. Oyle olmasaydi hep Manastirimizi hedef tahtasi haline getirmezdi. Zira gerek Kadastro Mudurlugu’ndeki ve gerekse de mahkeme safhasindaki davalarinda resmi hasimlari Gungoren Koyu tuzel kisiligidir. Basvurularin vakfimiza karsi degil koy tuzel kisiligine karsi yapilmasi genekmektedir. Yayvantepe Eglence ve Candarli koyu muhtarlari bu sikayetleri ile Mahkemeyi ve diger ilgili resmi kurumlari baski altina almaya ve soz konusu makamlara tesir etmeye calismaktadirlar. Normalde mahkeme karari henuz verilmeden koylerin kadastro calisma siniri ve orman alanlari kesinlesmeden bu tur suclamalar yaratilmasi her seyi apacik ortaya koymaktadir. Olay mahkemeye intikal ettikten sonra sayin mahkemenin kararinin beklenmesi gerekir. Mahkemenin verecegi karara herkesin saygi duymasi lazim. Hukuk Devleti’nin geregi de budur. Hakkimizda saldirilarin bu sekilde devam etmesi halinde yasanacak olan olumsuzluklara karsi tum hukuk yollari denendikten sonra; ihtiyac duyulmasi halinde Avrupa Insan Haklari Mahkemesi’ne ve Avrupa Birligi nin ilgili komisyonlarina basvurulacaktir.”




Bu haber kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+