SETA nin Ermenistan acilimi -  
 
	
 
	
	
	 
	 
	
	Hep soylerim;  dis politika diplomatlara birakilmayacak kadar onemlidir ; cunku  savas ve baris gibi toplumlarin kaderini belirleyen sonuclar yaratir. Boylesi hayati bir alanin  devletin âli cikarlari  adina toplumdan kacirilmasi  diplomasi koridorlarina kilitlenmesi  uc bes diplomatin izanina  vicdanina  algisina ve iyi niyetine teslim edilmesi kabul edilemez. 
Dis politikada yapilan hatalarin faturasini  icabinda hayatiyla odeyen yurttaslarin da bu surece mudahil olmasi gerekir. Demokratik temsil ve sorumluluk ilkeleri kismen bu katilimi sagliyor. Ancak  pratik duzeyde  aktif katilim  sivil toplum orgutlerinin devletten bagimsiz yeni aktorler olarak surece mudahil olmasiyla mumkun. 
Gelismeler de zaten bu yonde. Dunyanin bircok bolgesinde  ozellikle demokratik ulkelerde sivil toplum  dis politika faaliyetlerinin bizzat icinde. Devlet disi aktorler  gerek ekonomik  gerek politik ve kulturel alanlarda bazen devletlerinin onunde  onlara yol gosterici  onculuk edici roller oynuyorlar. Cunku biliyorlar ki devletleri asan sivil toplum  ag lariyla hem refah hem guvenlik daha saglam oruluyor. Kimi zamanlar  siyasilerin cesitli nedenlerle kacindiklari diyalog ve isbirliklerinin onunu sivil toplum girisimleri acabiliyor. 
Bunun orneklerini Turkiye-Ermenistan iliskilerinde de goruyoruz. Siyasal iliskilerde yumusama belirtilerine paralel olarak cok yonlu toplumsal temaslar da basladi. Iki toplumun sivil toplum onderleri  gazetecileri ve dusunce kuruluslari bir araya geliyorlar siklikla  nasil bir yonde yol almak gerektigini tartisiyorlar. 
Bu yondeki son ornek  bu haftanin basinda SETA Vakfi nin Istanbul da duzenledigi  Turkiye-Ermenistan Iliskileri Calistayi  oldu. Dusunce kuruluslarinin  akademisyenlerin ve gazetecilerin katildigi bu calistayda iki gun boyunca hem zorlu tarihsel  siyasal sorunlar tartisildi hem de isbirligi ve diyalogun geregi konusuldu. Siyasete ornek teskil edecek bir acik sozluluk  samimiyet ve cesaret ornegiydi bu toplanti. Onumuzdeki gunlerde SETA nin benzer bir calistayi bu kez de Azerbaycan dan gelen dusunce kuruluslari  akademisyenler ve yazarlar ile birlikte yapacagi soylendi. Uzun vadede sivil toplumun bu tur calismalari Kafkasya da isbirligi ve barisin kurumsallasmasi icin toplumun ve siyasetin onunu acici bir islev gorebilir. Bakarsiniz SETA yakinda Turk  Ermeni ve Azeri dusunce kuruluslarini da bir araya getirir bolgesel ve ikili sorunlarin konusulmasi ve cozulmesi cabalarina katki sunmak uzere... 
SETA calistayinda Turkiye-Ermenistan iliskilerinin normallesmesi icin siyasal ve stratejik nedenlerin uzerinde de duruldu. Bu konuda neredeyse genel bir mutabakat var zaten. Hem Turkiye nin hem Ermenistan in ve hem de Azerbaycan in normallesme surecinden kazancli cikacaklari  rahatlayacaklari kuskusuz. Bu yonde ikili  uclu surecler birbirlerine  paralel  bicimde ilerliyor zaten. Yani iliskilerin normallesmesinin reel zemini mevcut. 
Ancak normallesme surecinin surdurulebilir olmasi  her seyden once  iki toplumun birbirlerini  gorme bicimlerini  degistirmelerini gerektiriyor; yani  tarihle bir sekilde hesaplasmayi... Tarih yadsinamayacak kadar bugune iliskin sonuclar uretiyor; algilar  kimlikler  yargilar tarihten bagimsiz degil. Yalniz  bu  insa  surecinde  hangi tarih e odaklandiginiz da onemli. Turk-Ermeni tarihi   catismalar tarihi nden cok bir  birlikte yasama tarihi . 
Neden sadece 1915 e odaklanmali ki? 1915 oncesinde ve hatta sonrasinda Turk Muslumanlarla Ermeniler arasinda uzun bir  birlikte yasama tecrubesi  var. Unutulan  fark edilmeyen bir tecrube bu. Yuzyillarca  kapi komsusu  olan bu iki toplumun bugun  sinir komsulugu  bile yapamamasi  sinirlarini kapali tutmasi  biraz da bu  birlikte yasama tecrubesini  unutmalariyla alakali. 
Sonuc olarak  Turkiye-Ermenistan iliskilerinde surdurulebilir bir normallesmenin olmasi Turk un ve Ermeni nin birbirlerini  gorus bicimleri ni donusturmelerinden geciyor. Donusumun ilham kaynagi  iki toplumun birlikte yasama tecrubesi. Mesele  tarihi catisma icin degil  baris icin  guncellemek . i.dagi@zaman.com.tr 
 
	
	 
Bu haber  kaynağından gelmektedir. 
Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı ()  ve yazarına ait olup,
 bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.
Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com